$ 32.3134
€ 34.7219
RAKAMLAR MAALESEF DOĞRU
“Biz bu konuyu zaten Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a aktarmıştık. Bakanlığımızın da bu soruna hassasiyetle yaklaştığını biliyorum. Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği’nin (AKTOB) verdiği rakamlar maalesef doğru. Bir yabancının 60-70 daire satın aldığını biz de biliyoruz. Bu veriler bize de ulaştı. Özellikle Konyaaltı ilçesi Hurma bölgesinde, Alanya’da bu sorun var.
BUNLARIN RUHSATI YOK
Bir turist elbette gelip Antalya’dan daire satın alabilir ama sayı 60-70’e çıkıp bunun içine de kaçak faaliyet gösteren otel anlayışı girince bunun adı merdiven altı turizm oluyor. Buna asla izin verilmemeli. Bunların ruhsatı yok. Ruhsat olmayınca denetim de olmuyor. Yani hem vergi kaybı var ortada hem de bir güvenlik sorunu. Aslında bu sorunla birçok ülke, şehir uğraşıyor.
ÖRNEK KARARLAR ALINIYOR
Mesela New York Belediyesi günü birlik evlerle ilgili yeni kararlar aldı. Biz de bu kararları inceledik. Mesela günü birlik ev için 1 ay önceden yer ayırtılacak ve o evde sadece 2 kişi kalabilecek. Airbnb mantığı ile kiralama yapılıyorsa ev sahibi de o evin içinde olacak. Bizim de bu tür çalışmalar içine girmek zorundayız. Biz sahadan bilgileri aktarıyoruz ki doğru bir çalışma yapılsın.
ANTALYA’da yabancılara satışı yapılan konutların özellikle Alanya ve Konyaaltı ilçelerinde amacı dışında kullanıldığını, bunun da otelcilik faaliyetlerine büyük zarar verdiğini söyleyen Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Yönetim Kurulu Üyesi, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Kavaloğlu, son dönemde satışı yapılan gayrimenkul sayısının 108 bine ulaştığını kaydetti. Kavaloğlu, ” Bu listenin içinde 1 kişi 80 tane ev almış. Ve aynı kişi bu evleri kendi yurttaşlarına kiralıyor” ifadelerini kullandı.
Kavaloğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na konuyla ilgili özel bir rapor sunduklarını da vurguladı.
ODA GİBİ KİRALIYORLAR
Antalya’da ev satın alan millet sıralamasının Rus, Alman ve Ukraynalı şeklinde sıralandığını kaydeden Kavaloğlu, şöyle devam etti: “Yabancıların Antalya’ya gelip ev alması elbette güzel bir şey. Bu da dünyada örnekleri olan bir turizm şekli. Fakat satılan 108 bin daire 108 bin ayrı kişiye satılmamış ki. Sıkıntı da burada başlıyor zaten. Bu listenin içinde 1 kişi 80 tane ev almış. Ve aynı kişi bu evleri kendi yurttaşlarına kiralıyor.
Yani kendi içlerinde bir kiralama sistemi oluşturulmuşlar. Bu sistem de maalesef hiçbir şekilde denetim altında değil. Biz kayıt dışılığın önlenmesini istiyoruz. Düşünün adam iki tane blok almış iki bloğun arasına resepsiyon yapmış. Turist sitenin güvenliğine, ‘where is the reception’ diye soruyor. Bu hiçbir şart altında kabul edilebilir bir şey değil.
‘TOPLU SATIŞLAR DURDURULMALI’
Biz bu tespitleri yaptık ve Portekiz, İtalya ve İspanya’daki örnekleri inceledik. Hazırladığımız raporu da Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunduk. Ekim ayına kadar paydaş bakanlıklarla birlikte uygun bir kanun metni hazırlanacak. Şu da ayrı bir gerçek; ABD’deki, İspanya’daki otelci de bu konulardan mustarip. Bazı bölgelerde gayrimenkul satışları işte bu yüzden durduruluyor. Bu Antalya için de bir gereklilik. Bakıyorsunuz satılan 108 bin konutun büyük bir çoğunluğu Alanya ve Konyaaltı’nda. Madem bu satışlar yatırım amaçlı o zaman sahillerin dışındaki yerlere de yatırım yapmalarını bekliyoruz.”
HEDEFİMİZ 15 MİLYON TURİST
Antalya’ya gelen turist sayısının 11 milyonu geride bıraktığını kaydeden Kavaloğlu, “Ağustosun sonuna baktığımızda 2019 yılı turizm rakamlarını geride bıraktığımızı söyleyebilirim. Türkiye’nin turizm hedefi 56 milyar dolar gelir, 60 milyon turist. Bu rakamlara ulaşmak için Antalya’nın15 milyon turist rakamının altında kalmaması lazım. Son verilere göre de bunu başarabiliriz” dedi. Sürekli gündeme gelen ‘yabancıya ucuz, yerliye pahalı oda’ tartışmasına da son noktayı koyan Kavaloğlu, “Bu eleştirinin haklı tarafı yok. Eğer erken rezervasyon yapılırsa fiyatlar otomatik olarak düşüyor. Geçen sene ekim-kasım ayında erken rezervasyon sistemi içinde satılan oda fiyatı ile son dakikaya bırakılan oda fiyatı arasında yüzde 110 fark var. Yani ucuz tatilin sırrı erken karar vermekten geçiyor” diye konuştu.
